Yıllık ücretli izin alacağı hakkı Anayasa’nın 50.maddesiyle güvence altına alınmış olan dinlenme hakkının bir sonucudur. Yıllık ücretli izin alacağı hakkı işçinin çalıştığı sürede yaşadığı yıpranmayı giderip daha verimli bir şekilde çalışması amacıyla işçiye tanınmış, kanuna dayanması zorunlu olan işçinin kişiliğine bağlı bulunan sosyal ve ekonomik bir haktır. İşveren, Yıllık ücretli izin hakkı nı kullanan her işçiye yıllık izin dönemine ilişkin ücretini ilgili işçinin izine başlamasından önce peşin olarak ödemek veya avans olarak vermek zorundadır.

Kimler Yıllık Ücretli İzin Alacağına Hak Kazanabilirler ?
İşçinin yıllık ücretli izin alacağı hakkının doğması için aynı işverenin yanında en az bir yıl çalışmış olması gerekmektedir. Belirtilen bir yıllık süre iş sözleşmesinin yapıldığı günden değil, işçinin işyerinde çalışmaya başladığı günden başlanarak hesaplanır. İşçinin uğradığı kaza veya tutulduğu hastalıktan ötürü işine gidemediği günler ya da kadın işçilerin doğum öncesi ve sonrası izinleri gibi süreler de bir yıllık sürenin hesaplanmasında çalışılmış gün gibi kabul edilir.

Yıllık Ücretli İzin Alacağı Nasıl Hesaplanır ?
Yıllık ücretli izin alacağı hesaplanırken öncelikle işçinin hak kazandığı yıllık izin süresi belirlenmelidir. 4857 Sayılı İş Kanununa göre :

Ancak 18 ve daha küçük yaştaki işçilerle 50 ve daha yukarı yaştaki işçilerin yıllık ücretli izin süresi 20 günden aşağı olamaz.

Belirtilen yıllık ücretli izin süreleri kanunen öngörülmüş olan asgari izin süreleridir. Bu sürelerin üzerinde izin süreleri taraflarca iş sözleşmeleri, toplu iş sözleşmeleri veya işyeri yönetmelikleri ile kararlaştırılabilir. Böyle hallerde yıllık ücretli izin alacağı kararlaştırılan süreler üzerinden hesaplanır. Bir başka ifadeyle; taraflar iş sözleşmesi ile Kanunda belirlenen yıllık ücretli izin sürelerinin üzerinde izin süreleri belirleyebilirler. Bu durumda; tarafların belirledikleri izin süreleri uygulama alanı bulur.