Kötü niyet tazminatı şartlarına geçmeden önce kötü niyet tazminatına sebep hakkın kötüye kullanılması kavramının açıklığa kavuşturulması uygun olacaktır. Hak kısaca hukuk düzenin tanıdığı menfaat olarak tanımlanabilir. Hukuk düzeni bireye tanıdığı hakkı sınırsızca kullanılmasına izin vermemektedir. Dolayısıyla hukuk düzeni hakkın dürüstlük ve objektif iyiniyet kurallarına uygun olarak kulanılmasını sağlamakta ve buna aykırı davranışları belirli yaptırımlara bağlayarak hukuka aykırılığın önüne geçmeye çalışmaktadır.
Kötü niyet tazminatı iş kanunun 17. Maddesinin 6. Fıkrasında düzenlenmiştir. Bu çerçevede kötü niyet tazminatı 18,19,20,21 nci maddelerinin kapsamı dışında kalan yani iş güvencesine sahip olmayan işçilerin iş sözleşmeleri, fesih hakkı kötüye kullanılarak feshedilmesi durumunda öngörülmüş bir tazminattır. İş Kanunu madde 18’e göre işçinin iş güvencesi kapsamında olmaması için; İşyerinde 30 veya daha fazla işçi çalıştırılmaması (30 dahil) yada İşçinin en az 6 aylık kıdemi bulunmaması gerekmektedir. İş güvencesine sahip olan işçilerin kötü niyet tazminatı talep etme imkanları bulunmamaktadır. Ayrıca Basın İş Kanunu, kötü niyet tazminatını düzenlemediği için gazeteciler kötü niyet tazminatı talep edemezler.
Fesih hakkının kötüye kullanılması durumunda kanun işverene yönelik yaptırım olarak bildirim sürelerinin üç katı tutarında tazminat öngörmüştür. Kötü niyet tazminatının talep edilebilmesi için belirsiz süreli iş akdinin bildirimli fesih usulüne uygun bir şekilde gerekli ihbar önellerinin verilmesinin ya da verilmemesinin bir önemi bulunmamaktadır. İşverenin İK 17’ye uygun bir şekilde ancak hakkını kötüye kullanarak iş akdini feshetmesi mümkündür. Örneğin işçinin işverenin aleyhine tanıklık yapması veya işçinin inançları nedeniyle yahut işçinin şikâyeti üzerine işveren tarafından kanuna uygun bir şekilde gerekli bildirim sürelerine uyarak veya uymayarak iş akdini feshetmesi durumunda işçi lehine kötü niyet tazminatı hakkı doğmaktadır. İşverenin hem bildirim sürelerine uymaması hem de fesih hakkını kötüye kullanması durumunda hem usulsüz fesih hem de kötü niyet tazminatı oluşmaktadır. Bu durumda işveren aleyhine bildirim sürelerinin dört katı tutarında tazminat verilmesi kanun tarafından düzenlenmiştir.
İş kanunun 17. Maddesi kötü niyet tazminatını sadece işçi tarafından talep edilebileceğini öngörmüştür. Dolayısyla iş akdinin işçi tarafından dürüstlük kurallarına aykırı olarak feshedilmesi durumunda işveren lehine kötü niyet tazminatı hakkı doğmayacaktır. Ancak işveren hakkını genel hükümlere göre tazminat davası açarak arayabilmektedir.
By Avukat Cihan Orhan
Cihan Orhan Hukuk Bürosu © Copyright 2024 | Tüm Hakları Saklıdır. Yasal Uyarı: Bu site Türkiye Barolar Birliği'nin Meslek Kurallarına ve Reklam Yasağı Kurallarına tabidir. Sitenin kendisi, logosu ve içeriği, reklam iş geliştirme ve benzeri amaçlar ile kullanılamaz. Bu Avukat Web Sitesi içerisinde yer alan bilgiler hukuki mütalaa veya tavsiye değildir