Ülkemiz uygulamasında genellikle davalar işçiler tarafından açılsa da, işveren işçiye dava açabilir mi sorusunun cevabı “Evet Dava Açabilir” dir. Bunun için işverenin açacağı davanın bazı nedenlere ve delillere dayanması gerekmektedir.

Örneğin; işveren işçiye eğer işçinin ihbar-bildirim süresine uymaksızın yaptığı haksız fesih söz konusuysa, ihbar tazminatı açma hakkı bulunmaktadır. Burada önemli olan husus, işçinin işten ayrılmasının haklı bir nedene dayanıp dayanmadığını belirlemektir. Bunun için işverenlerin, iş hukuku konusunda uzman avukat ile çalışmaları ve sorun ortaya çıktıktan sonra değil, süreçte de düzenli hukuki danışmanlık almaları önemlidir. Zira bu süreçteki tüm çalışmalar ve sonucundaki toplanan tutanaklar ile belgeler, yargılama aşamasında işverenlerin elini güçlendirmektedir.

Eğer işverenler iddialarını veya işçilerin iddiaları karşısındaki savunmalarını, deliller ile ispatlayamazlarsa; işçi tanıklarının beyanları ile bağlı kalırlar. Bu bakımdan işverenlerin, içi çalıştırırken azami özeni ve dikkati göstermeleri gerekmektedir.

Yine işçinin çalışırken kusurlu olarak, işverenin aletlerine, işlerine zarar vermişse; işveren bunun tazminini işçiden isteyebilir. Ya da işçinin çalıştığı dönemde işverenin parasını zimmetine geçirmesi, güvenini kötüye kullanarak maddi kazanç elde etmesi gibi hallerde de işveren işçiye dava açabilir. Özellikle İşveren Avukatı olarak, marketlerde çalışan kasiyerlerin zimmetlerine geçirdikleri paralar ile ilgili birçok suç duyurusunda bulunduğumuzu ve işçilere dava açarak, mağdur olan işverenlere yardımcı olduğumuzu belirtmek isteriz.  

İş hukukunun kendine özgü dinamikleri vardır. Yıllarca Kanun değişiklikleri, doktrin ve Yargıtay içtihatları ile şekillenen bu spesifik alan, ayrı bir uzmanlaşmayı, tecrübeyi de gerektirmektedir. Kanımızca iş hukukunda uzman arabulucu olduğu gibi, Almanya gibi gelişmiş ülkelerde olduğu üzere iş hukuku uzman avukatı unvanı da zamanla yasal zeminde ortaya çıkacaktır.

İşverenler, ne yazık ki çalışma ilişkisi devam ederken çeşitli nedenlerle gerekli yazılı belgeleri toplamamaktadırlar. Zaten ayrı bir uzmanlık gerektiren İş hukuku alanında hangi belgeleri toplamaları gerektiğini dahi tam olarak bilememektedirler. Bu nedenle genellikle mali müşavirlerinden bilgi almaya çalışsalar da, Mahkeme süreçlerini mali müşavirler değil, avukatlar takip ettiklerinden topladıklarını sandıkları belgelerde de birçok açıkları ortaya çıkmaktadır. Bu bağlamda işverenlerin işçilere dava açabileceğini, ancak ellerindeki delillerini iyi bir dilekçe ile mahkemeye sunmalarının yararlarına olacağını belirtmeyi yararlı bulmaktayız.