Çalışma hayatında pek çok işveren, işçinin işe gelmemesi halinde ne yapılacağı konusunda tereddüt yaşamakta ve bu durumun iş akdinin haklı nedenle feshi mi yoksa işçinin istifası şeklinde mi değerlendirileceğinden emin olamamaktadır.
İş hukukunda işçinin işe gelmemesi durumunda, işe gelmeme nedenleri ve işe gelmediği süreler yönünden farklı uygulamalar mevcut olup; işçinin işe gelmemesini haklı kılabilecek bir mazereti olup olmadığı, kaç gün süre ile işe gelmediği gibi hususlara göre değerlendirme yapılmalıdır.
Öncelikle işçinin işe gelmediği her gün için tutanak tutulmalı, akabinde işçinin kanunda yer alan sürelerle İş Kanunu md.25/2-g: iki gün ardı ardına işe gelmemesi veya bir ay içinde toplam üç iş günü işe gelmemesi veya bir ay içinde iki kez hafta tatilinden sonraki gün işe gelmemesi durumlarına göre ve bunların tümünde mazeretsiz olması halinde, iş akdinin feshi yoluna başvurulabilmektedir.
İşçinin işe gelmemesi geçerli bir mazerete de dayanabilir. Mazeret nedenleri de İş Kanununda belirtilmiş olup, bunlar: raporla belgelendirilen hastalık, evlilik, evlat edinme, ana veya babasının, eşinin, kardeşinin, çocuğunun ölümü, eşinin doğum yapması hâli gibi durumlardır. Bu ve benzeri mazeret sayılabilecek durumlarda işçinin iş akdi haklı nedenle feshedilemez. Ancak işçinin bu mazeretlerini de işverene bildirmesi gerekmektedir.
İşçi yukarıda sayılan mazeretlerden biri olmaksızın, yine yukarıda belirtilmiş olan sürelerde işe gelmemesi halinde, İş Kanunu 25/2-g maddesi gereğince işveren iş akdini haklı nedenlerle feshedebilecektir. Ancak işverenlerin öncelikle işçiye haklı bir mazereti olup olmadığı konusunu öğrenerek, cevap alınmadığı durumlarda feshin son çare olarak uygulanması ilkesine uygun bir hareket olacaktır.
Yargıtay 9.HD. 2009/7034 E. 2011/6074 K. sayılı benzer birçok kararında kanunda belirtilen sürelerde mazeretsiz ve izinsiz işe gelmemek haklı fesih nedeni sayılmıştır: “…Davacının çalışma günü olan 15 ve 16 Kasım 2006 tarihlerinde mazeretsiz olarak üst üste 2 gün iş yerine gelmediği dosya içerinden sabittir. Buna göre davacının iş sözleşmesinin devamsızlığı nedeni ile işveren tarafından haklı nedenle feshedildiğinden kıdem ve ihbar tazminatı isteklerinin reddi gerekirken kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.”
İşverenlerin, işçinin işe gelmemesi halinde bu durumu önemsemeleri ve gerekli işlemleri yapmak için iş hukukunda uzman bir avukata danışmasında fayda vardır.
Cihan Orhan Hukuk Bürosu © Copyright 2024 | Tüm Hakları Saklıdır. Yasal Uyarı: Bu site Türkiye Barolar Birliği'nin Meslek Kurallarına ve Reklam Yasağı Kurallarına tabidir. Sitenin kendisi, logosu ve içeriği, reklam iş geliştirme ve benzeri amaçlar ile kullanılamaz. Bu Avukat Web Sitesi içerisinde yer alan bilgiler hukuki mütalaa veya tavsiye değildir