iş hukuku tanımını yaparken öncelikle kapsamını belirlemeliyiz. Bu bağlamda iş hukuku, başkasına bağımlı olarak veya başkasının iş organizasyonuna girmek suretiyle oluşan hukuki ilişkileri kapsamaktadır. Bağımsız çalışanlar ile aradaki en büyük fark, bağımsız çalışanların başkası için çalışsalar bile onların iş organizsayonunda emir ve talimatı altına girmemeleridir. Ülkemiz de iş hukuku tanımı nı düzenleyen pek çok kanun vardır. Bunlara örnek olarak; 4857 S. İş Kanunu, sadece 14. maddesiyle (kıdem tazminatı) yürürlükte bulanan 1475 S. Eski İş Kanunu, 854 S. Deniz İş Kanunu (gemi adamları-işverenler), 5953 S. Basın İş Kanunu (gazeteciler vs.) gibi kanunlar verilebilir.
iş hukuku, tarihsel gelişim sürecinde pek çok yeniliğe sahne olmuş ve ancak son 20-30 yıllık süreçte istenilen çizgiye getirilebilmiştir. iş hukukunun amacı, işçinin işveren karşısında korunmasıdır. İş sözleşmesinde, daha güçlü taraf olan işveren, işçinin kötü ve zor durumundan yararlanabilecek konumdadır. Bu nedenledir ki iş hukukun amacı daha zayıf olan işçiyi, işverene karşıya korumak, işçinin insan onuruna yaraşır bir hayat sürmesini sağlamak, işçinin ekonomik özgürlüğünü hayata geçirmektir. Bu amacın hâsıl olması için, İş Kanunu bazı temel ilkeler üzerine inşa edilmiştir. Bu ilkelerden en önemlisi süphesiz ki işçi lehine yorum ilkesidir.
İşçi lehine yorum ilkesi Yargıtay’ın 1958 tarihli bir içtihadı birleştirme kararında şöyle ifade edilmiştir; ‘Kanun koyucuya İş Kanunu kabul ettiren tarihi sebepler ve bunlar arasında zayıf olan işçiyi iktisadi durumu daha kuvvetli olan işverene karşı, özel şekilde koruyarak içtimai muvazeneyi ve cemiyetin sükununu sağlama hedefi ve hukuk hükümlerinin tefsirinde lafzın gayenin ışığı altında manalandırılmasının gerektiği gözönünde tutulunca, iş hukukuna ait hükümlerin tefsirinde, tereddüt halinde işçinin lehine olan hal şeklinin kabul edilmesi iş hukukunun ana kaidelerinden olduğu neticesine varılır.’(YİBK, 28/5/1958, 15/5, RG 26/9/1958, S. 10017) İşçi lehine yorum iş hukukuna özgü bir yorum yöntemi olmakla birlikte, bunun her hal ve şartta geçerli bir yöntem olduğunu söylemek doğru olmayacaktır. İş hukukunda da, hukukun temel yorum yöntemleri, gerektiğinde başvurulacak yöntemler olacaktır. Bu nedenle, işçi lehine yorum yöntemi ile hukukun genel yorum yöntemleri beraber göz önünde bulundurularak işçi-işveren ilişkisine uygulanacaktır.
Cihan Orhan Hukuk Bürosu © Copyright 2024 | Tüm Hakları Saklıdır. Yasal Uyarı: Bu site Türkiye Barolar Birliği'nin Meslek Kurallarına ve Reklam Yasağı Kurallarına tabidir. Sitenin kendisi, logosu ve içeriği, reklam iş geliştirme ve benzeri amaçlar ile kullanılamaz. Bu Avukat Web Sitesi içerisinde yer alan bilgiler hukuki mütalaa veya tavsiye değildir