İhtiyatitedbir nedir sorusunun cevabı, 6100 sayılı HMK m. 389 ve devamı maddelerindedüzenlenmiştir. Davanın açılması ile hüküm arasında geçen zaman içinde müddeabihin(davanın konusu) çeşitli şekillerde istenmeyen değişikliklere maruz kalmasıveya maruz bırakılması mümkündür. Bu değişiklikler sonucu davanın sonunda eldeedilecek hükmün icrası, mümkün olmayabilir veya çok güçleşebilir. İşte ortayaçıkan bu tehlikeyi bertaraf etmek amacıyla ihtiyati tedbir müessesesi kabuledilmiştir. (Pekcanıtez H.; Atalay O.; Özekes M., Medeni Usul Hukuku, YetkinYayınları, 13. Basım, Ankara 2012, S. 873)
HMK’nun 389. maddesinde ihtiyati tedbirin şartları düzenlenmiş olup, söz konusumaddede; meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesininönemli ölçüde zorlaşacağı ya da tamamen imkânsız hâle geleceği veyagecikmesinde sakınca bulunması yahut ciddi bir zararın ortaya çıkacağı endişesibulunan hâller, genel bir ihtiyatî tedbir sebebi ve şartı olarak kabuledilmiştir. Mahkemece, ihtiyatî tedbir yargılamasının gerektirdiği inceleme veispat kuralları dikkate alınarak, yapılan incelemeden sonra, bu sakınca veyazararı ortadan kaldıracak tedbire karar verilmesi mümkün olacaktır.
İhtiyatîtedbirde asıl olan ihtiyatî tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve birihtiyatî tedbir sebebinin ortaya çıkmasıdır. Bunlar ihtiyatî tedbirin temelşartlarını oluştururlar. Maddede bu iki hususa yer verilmiş ihtiyatî tedbireilişkin hak ve özellikle ihtiyatî tedbir sebebi genel olarak belirtilmiştir.Tedbir talebinin kabulü veya reddi bir kısım genel ilkeler konularak hâkimebırakılmış, ancak ihtiyati tedbirin uyuşmazlık konusu hakkında verileceğinidüzenlemiştir.
İhtiyatitedbire esas olan hakkın iyi belirlenmesi gerekir. Taraflar arasında çekişmeliolan şey veya yargılama konusunu oluşturan hak, aynı zamanda tedbirin konusuhakkı da oluşturacaktır. Kanun, "uyuşmazlık konusu hakkında" diyerekbu hususa vurgu yapmıştır (m. 389/1). Ancak, özellikle dikkat edilmesi gerekenhusus, diğer geçici hukuki korumaların alanına giren konularda ihtiyati tedbirekarar verilmemesidir. Bu sebeple, para alacakları konusunda özel ve istisnaidurumlar dışında asıl geçici hukuki koruma ihtiyati hacizdir. Keza, diğer özelhükümlerde açıkça farklı bir geçici hukuki korumadan bahsedilmişse, bu durumdada o çerçevede bir karar verilmeli, ihtiyati tedbir kararı verilmemelidir(Pekcanıtez/Atalay/Özekes, a.g.e., s. 877).
Cihan Orhan Hukuk Bürosu © Copyright 2024 | Tüm Hakları Saklıdır. Yasal Uyarı: Bu site Türkiye Barolar Birliği'nin Meslek Kurallarına ve Reklam Yasağı Kurallarına tabidir. Sitenin kendisi, logosu ve içeriği, reklam iş geliştirme ve benzeri amaçlar ile kullanılamaz. Bu Avukat Web Sitesi içerisinde yer alan bilgiler hukuki mütalaa veya tavsiye değildir