İhbar tazminatı İş Kanununda işçi aleyhine düzenlenmiş tek tazminat türüdür. İhbar tazminatı kanundaki sürelere uyulmaması durumunda hem işçi hem de işveren bakımından doğabilecek bir tazminattır. İşveren kanunda belirtilen süreden önce işçinin sözleşmesini haklı bir sebebe dayanmasın veya dayanmasın feshederse söz konusu ihbar tazminatı nı işçiye ödemekle mükellef hale gelir. Yine aynı şekilde işçi kanunda belirtilmiş olan sürelere uymadan sözleşmesi haklı bir nedenle veya haksız yere feshederse ihbar tazminatı nı işverene ödemekle mükellef hale gelir. Bu ihbar sürelerine uyulması gerekliliğinin tek istisnası haklı nedenle derhal fesih sebeplerinin ortaya çıkmasıdır. Bu sebepler hem işçi hem de işveren bakımından iş ilişkisine bir gün daha katlanılmasının beklenemeyeceği durumlardır. Bu durumda taraflar sözleşmeyi derhal feshedebilir ve sürelere uyma koşulu aranmadığı için ihbar tazminatı ödemek zorunda kalmazlar.
İhbar tazminatı İş Kanunu madde 17’de düzenlenmiştir. Söz konusu madde hükmü şu şekildedir;
Belirsiz süreli iş sözleşmelerinin feshinden önce durumun diğer tarafa bildirilmesi gerekir;
İş sözleşmeleri;
- İşi altı aydan az sürmüş olan işçi bakımından, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak iki hafta sonra,
- İşi altı aydan bir buçuk yıla kadar sürmüş olan işçi bakımından, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak dört hafta sonra,
- İşi bir buçuk yıldan üç yıla kadar sürmüş olan işçi bakımından, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak altı hafta sonra,
- İşi üç yıldan fazla sürmüş işçi bakımından, bildirim yapılmasından başlayarak sekiz hafta sonra,Feshedilmiş kabul edilir.
Bu süreler asgari sürelerdir ve sözleşmeler ile tarafların anlaşması sonucu artırılması mümkündür. Yukarıda belirtilen bildirim şartına uymayan taraf, bildirim süresine ilişkin ücret tutarında tazminat ödemekle mükelleftir. İşveren bildirim süresine ait ücreti peşin ödemek suretiyle iş sözleşmesini söz konusu süreleri beklemeksizin feshedebilir. Buna peşin ödemeli fesih adı verilir.
İşverenin bildirim şartına uymaması veya bildirim süresine ait ücreti peşin ödeyerek sözleşmeyi feshetmesi, bu Kanunun 18, 19, 20 ve 21 inci maddesi hükümlerinin (iş güvencesine dair hükümler) uygulanmasına engel teşkil etmez.
18 inci maddenin birinci fıkrası uyarınca bu Kanunun 18, 19, 20 ve 21 inci maddelerinin uygulanma alanı dışında kalan işçilerin (yani iş güvencesi kapsamı dışında kalan işçiler) iş sözleşmesinin işverence fesih hakkının kötüye kullanılarak sona erdirildiği durumlarda işçiye yukarda belirtilen bildirim süresinin üç katı tutarında tazminat ödenir. Bu tazminata kötü niyet tazminatı adı verilir. Fesih için bildirim şartına da uyulmaması ayrıca dördüncü fıkra uyarınca ihbar tazminatı ödenmesini gerektirir. Bu maddeye göre ödenecek tazminatlar ile bildirim sürelerine ait peşin ödenecek ücretin hesabında 32 nci maddenin birinci fıkrasında yazılan ücrete (yani işçinin emeği karşılığı aldığı, iş sözleşmesiyle kararlaştırılan ücret) ek olarak işçiye sağlanmış para veya para ile ölçülmesi mümkün sözleşme ve Kanundan doğan menfaatler de göz önünde tutulur. Söz konusu menfaatler prim, ikramiye, servis ücreti veya verilen yemek fişleri adı altında ödenen ücretlerdir.