İşçinin bir işyerinde çalışıp ayrıldıktan sonra tekrar aynı işyerinde çalışması durumunda yani aralıklı - fasılalı çalışmalarda yıllık ücretli izin hakkı nasıl olacaktır? Aynı işyerinde tekrar işe başlayan işçinin daha önceki çalışma süreleri, yıllık ücretli izin hesabında dikkate alınacak mıdır?
Öncelikle kısaca yıllık ücretli izin hakkından bahsedelim. İşyerinde işe başladığı günden itibaren, deneme süresi de dahil olmak üzere, en az bir yıl çalışmış olan işçilere yıllık ücretli izin verilir. Yıllık ücretli izin hakkı Anayasal bir haktır ve vazgeçilemez. Bu yüzden yıllık ücretli izin kullandırılmadan işçi işten ayrılırsa ya da çıkarılırsa kullanmadığı yıllık ücretli izinler için para almaya hak kazanır. Yıllık ücretli izin hakkı, hizmet süresi;
Aralıklı - fasılalı çalışmalarda yıllık ücretli izin hakkı konusuna gelince;
İş Kanunu m. 54 uyarınca yıllık ücretli izine hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında işçilerin, aynı işverenin bir veya çeşitli işyerlerinde çalıştıkları süreler birleştirilerek göz önüne alınır. Bu durumda aynı işyerinde tekrar işe başlayan işçinin daha önceki çalışma süreleri, yıllık ücretli izin hesabında dikkate alınacaktır.
Ancak işçiye önceki feshe bağlı olarak kullanmadığı izin ücretleri tam olarak ödenmişse, bu dönemin sonraki çalışma sürelerine eklenerek izin hesabı mümkün değildir.
İşçinin önceki çalışma döneminde yıllık izinlerini kullandığı ya da önceki fesihte kullanılmayan yıllık izin ücretinin ödenmediği durumlarda, önceki çalışmaya ilişkin süre tasfiye edilmiş sayılmayacak önceki döneme ait çalışma süresi, sonraki çalışma sürelerine eklenerek izin hesabı yapılacaktır.
Belirtmek isteriz ki; işçi önceki çalıştığı sürede bir yılı doldurmadığı için izne hak kazanmadıysa; bu süreler de, işçinin aynı işverene ait işyeri ya da işyerlerindeki sonraki çalışmalarına eklenecek ve buna göre işçinin yıllık izin hakkı belirlenecektir.
İşçinin aralıklı olarak aynı işverene ait işyerinde çalışması halinde, önceki dönemin kıdem tazminatı ödenerek feshedilmiş olması, izin yönünden sürelerin birleştirilmesine engel oluşturmayacaktır. Yani işçinin hangi sebeple işten çıkmış veya çıkarılmış olması fark etmeyecektir.
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi’nin 23.10.2014 tarihli 11703 E., 2014/19347 K. sayılı kararında da bu hususlar belirtilmiştir:
“4857 sayılı Kanunun 54. maddesinde, yıllık ücretli izine hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında, işçinin aynı işverenin bir veya çeşitli işyerlerinde çalıştığı sürelerin birleştirilerek göz önüne alınacağı hükme bağlanmıştır. Bu durumda, işçinin daha önce aynı işverenin bir ya da değişik işyerlerinde geçen hizmetlerinin yıllık izne hak kazanma ve izin süreleri hesabı yönlerinden dikkate alınması gerekir. Kamu kurum ve kuruluşlarında geçen hizmetlerin de aynı gerekçeyle izin hesabı yönünden birleştirilmesi zorunludur. Bununla birlikte, işçiye önceki feshe bağlı olarak kullanmadığı izin ücretleri tam olarak ödenmişse, bu dönemin sonraki çalışma sürelerine eklenerek izin hesabı mümkün değildir. Önceki çalışma döneminde izin kullandırılmak veya fesihte karşılığı ödenmek suretiyle tasfiye edilmeyen çalışma süreleri, aynı işverenin bir ya da değişik işyerlerindeki çalışmalara eklenir. İşçinin aralıklı olarak aynı işverene ait işyerinde çalışması halinde, önceki dönemin kıdem tazminatı ödenerek feshedilmiş olması, izin yönünden sürelerin birleştirilmesine engel oluşturmaz. Yine, önceki çalışılan sürede bir yılı doldurmadığı için izne hak kazanılmayan süreler de, işçinin aynı işverene ait işyeri ya da işyerlerindeki sonraki çalışmalarına eklenerek yıllık izin hakkı belirlenmelidir. Yıllık izin, özde bir dinlenme hakkı olup, aralıklı çalışmalarda önceki dönem zamanaşımına uğramaz.”
Aralıklı - fasılalı çalışmalarda yıllık ücretli izin hesabında, işçinin daha önceki çalışma süreleri, yıllık ücretli izin hesabında dikkate alınacaktır. Ancak önceki döneme ait yıllık izin ücretlerinin tamamının ödenip ödenmediği hususuna dikkat etmek gerekmektedir.
Cihan Orhan Hukuk Bürosu © Copyright 2024 | Tüm Hakları Saklıdır. Yasal Uyarı: Bu site Türkiye Barolar Birliği'nin Meslek Kurallarına ve Reklam Yasağı Kurallarına tabidir. Sitenin kendisi, logosu ve içeriği, reklam iş geliştirme ve benzeri amaçlar ile kullanılamaz. Bu Avukat Web Sitesi içerisinde yer alan bilgiler hukuki mütalaa veya tavsiye değildir