Arabuluculuk başvuru süreci konusunda Hukukumuzda Taraflar; arabuluculuğa, arabulucuya başvurmak, süreci devam ettirmek, sonuçlandırmak veya bu süreçten vazgeçmek konusunda serbesttirler. Bu bağlamda; taraflar dava açılmadan önce veya dava devam ederken arabulucuya başvurma konusunda anlaşabilirler. Ayrıca mevzuatımız da; Mahkemeleri, tarafları arabuluculuk başvuru süreci konusunda aydınlatmak ve teşvik etmekle yükümlendirmiştir. Ancak, ülkemizdeki duruşma sürelerinin verimsizliği de göz önüne alındığında; bu teşvikin yeterli olmadığı da uygulamada görülmektedir. Almanya gibi hukuk sistemleri örnek hale gelmiş ülkelerde, ön inceleme veya anlaşma duruşmalarının Mahkeme salonu dışında daha rahat bir ortamda ve süre baskısı olmadan yapıldığı da göz önüne alınmalıdır. Yine taraflardan her biri de diğer tarafa, arabulucuya başvuru teklifi gönderebilir. Bu teklife 30 gün içerisinde cevap verilmemesi halinde teklif reddedilmiş sayılır.
Bazı ülkelerde; Arabuluculuk, zorunlu bir süreç olarak başlatılmışsa da; Kanunumuzda isteğe bağlı olarak düzenlenmiştir. Ancak, Arabuluculuğun daha etkin hale getirilmesi ve tanınması için, Mahkeme öncesinde başvurmanın zorunlu hale getirilmesi için yasal düzenlemeler için çaba harcanmaktır.
Eşitlik ve Gizlilik
Taraflar, gerek arabulucuya başvururken gerekse tüm süreç boyunca birbirleriyle eşit haklara sahiptirler. Arabulucunun da; tarafsız ve bağımsız olması, taraflara eşit mesafede durması ve taraflara bu eşitlik duygusunu hissettirebilmeleri sürecin verimli olması için oldukça önemlidir.
Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça; arabulucu ve taraflar, arabuluculuk faaliyeti çerçevesinde sunulan bilgi ve belgeler ile diğer kayıtları gizli tutmakla yükümlüdürler. Mevzuatta belirtilen beyan ve belgeler; uyuşmazlıkla ilgili hukuk davası açıldığında yahut tahkime başvurulduğunda kullanılamaz.
Arabuluculuk Sürecinin Sona Ermesi ve Anlaşma Sağlanması
Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu m. 17’de hangi hallerde arabuluculuğun sona ereceğini düzenlemiştir:
a) Tarafların anlaşmaya varması.
b) Taraflara danışıldıktan sonra arabuluculuk için daha fazla çaba sarf edilmesinin gereksiz olduğunun arabulucu tarafından tespit edilmesi.
c) Taraflardan birinin karşı tarafa veya arabulucuya, arabuluculuk faaliyetinden çekildiğini bildirmesi.
d) Tarafların anlaşarak arabuluculuk faaliyetini sona erdirmesi.
e) Uyuşmazlığın arabuluculuğa elverişli olmadığının veya 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu gereğince uzlaşma kapsamına girmeyen bir suçla ilgili olduğunun tespit edilmesi.
Arabuluculuk başvuru süreci sonunda taraflar anlaştıkları, anlaşamadıkları veya arabuluculuk faaliyetinin nasıl sonuçlandığını bir tutanak ile belgelendirirler. Bu tutanağa faaliyetin sonuçlanması dışında hangi hususların yazılacağına da yine taraflar karar verir. Arabulucu tarafından düzenlenecek bu belge, arabulucu ve taraflarca imzalanır; ancak eğer taraflarca imzalanmazsa sebebi de altına şerh düşülerek sadece arabulucunun kendisi tarafından da imzalanabilir.
Cihan Orhan Hukuk Bürosu © Copyright 2024 | Tüm Hakları Saklıdır. Yasal Uyarı: Bu site Türkiye Barolar Birliği'nin Meslek Kurallarına ve Reklam Yasağı Kurallarına tabidir. Sitenin kendisi, logosu ve içeriği, reklam iş geliştirme ve benzeri amaçlar ile kullanılamaz. Bu Avukat Web Sitesi içerisinde yer alan bilgiler hukuki mütalaa veya tavsiye değildir