Dava şartı Arabuluculuk ile ilgili başvuru üzerine, Anayasa Mahkemesi gerekçeli kararını yayınladı. İş hukukunda arabuluculuğun dava şartı olmasından sonra Anayasa’ya aykırılık ile ilgili doktrinde ve medyada bazı iddialar öne sürülmüş ve konu Anayasa Mahkemesi’ne taşınmıştı. Anayasa Mahkemesi, dava şartı arabuluculuğa, yargılama giderlerine ilgili tüm itirazların reddine karar vermiştir. Arabuluculuk Anayasa Mahkemesi Kararının dava şartına ilişkin bir kısmı aşağıda olup, kararın tamamına ekte pdf olarak ulaşabilirsiniz.
“D. Kanun’un 11. Maddesiyle 4857 Sayılı Kanun’un 20. Maddesinin Değiştirilen Birinci Fıkrasının Birinci Cümlesinde Yer Alan “…arabulucuya başvurmak zorundadır” İbaresinin İncelenmesi
48. Dava dilekçesinde özetle, tarafların sosyal ve ekonomik yönden eşit olmadığı iş ilişkilerinde zorunlu arabuluculuk sürecinin güçlü tarafın egemenliği ele alması ile zayıf taraf yönünden baskı aracına dönüşebileceği, işçi işveren arasındaki uyuşmazlık yönünden işverenin işçiye oranla daha fazla bilgiye sahip olduğu, süreç içerisinde işçinin işe iade hakkı yerine hak tutarı üzerinden pazarlığa zorlanacağı, işçinin yargı yolunu doğrudan kullanmasının kısıtlanması ve yargı yolu için ön şart getirilmesinin iş akdinin feshinde yargı güvencesini zedeleyeceği, kuralın yargı yolu ve kanuni hâkim ilkesi ile hak arama hürriyetini sınırlandırdığı belirtilerek Anayasa’nın 9., 36. ve 37. maddelerine aykırı olduğu ileri sürülmüştür.
49. 30/3/2011 tarihli ve 6216 sayılı Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 43. maddesi uyarınca kural ilgisi nedeniyle Anayasa’nın 2. ve 13. maddeleri yönünden de incelenmiştir.
50. 7036 sayılı Kanun’un 11. maddesiyle 4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin değiştirilen birinci fıkrasının birinci cümlesinde, iş sözleşmesi feshedilen işçinin, fesih bildiriminde sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli bir sebep olmadığı iddiası ile fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde işe iade talebiyle, İş Mahkemeleri Kanunu hükümleri uyarınca arabulucuya başvurmak zorunda olduğu belirtilmiştir. Birinci fıkranın birinci cümlesinde yer alan “…arabulucuya başvurmak zorundadır” ibaresi iptali istenen kuralı oluşturmaktadır.
51. İptali istenen kural Kanun’un 3. maddesinin (1) numaralı fıkrasındaki kuralın işe iade davaları yönünden tekrarı mahiyetindedir. Kuralın yer aldığı Kanun’un 11. maddesi işe iade yönünden fesih bildirimi ve itiraz usulünü düzenleyen 4857 sayılı Kanun’un 20. maddesini, dava şartı olarak arabuluculuğu düzenleyen Kanun’un 3. maddesinin (1) numaralı fıkrasıyla uyumlu hâle getirmeyi amaçlamaktadır.
52. Bu kapsamda kural, Kanun’un 3. maddesinin (1) numaralı fıkrasında yer alan “…arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır” ibaresinin incelendiği bölümde belirtilen gerekçelerle Anayasa’nın 2., 9., 13. ve 36. maddelerine aykırı değildir. İptal talebinin reddi gerekir.
Kuralın Anayasa’nın 37. maddesi ile ilgisi görülmemiştir.”
Cihan Orhan Hukuk Bürosu © Copyright 2019 | Tüm Hakları Saklıdır. Yasal Uyarı: Bu site Türkiye Barolar Birliği'nin Meslek Kurallarına ve Reklam Yasağı Kurallarına tabidir. Sitenin kendisi, logosu ve içeriği, reklam iş geliştirme ve benzeri amaçlar ile kullanılamaz. Bu web sitesine link yaratmak yasaktır. Web sitemizde yer alan bilgiler hukuki mütalaa veya tavsiye değildir